Fas’ta altı gün (7)

Atlas Dağları, Ourika Vadisi Hadi Yolda – Marakeş’teki üçüncü ve son günlerini Atlas Dağlarındaki Berberi köylerinde geçirmeye karar verdiler. Ourika Vadisi’ni ve bu vadiyi süsleyen köyleri gezdiler. Onların yaşamını yakından görme fırsatı buldular. Birlikte nane çaylarını içip sohbet ettiler. Kendilerine turistik eşya satmak isteyen satıcılardan ustaca kaçmayı başardılar. Yelda: “Bugün kalabalık bir grupla yolculuk yapılacaktı. Remzi’nin en çok yapmak istediği şeydi bu; yerlilerin yaşadıkları yerleri yakından görmek. Evlerinde misafir olduk. Ortada avlu gibi küçük bir giriş, yanında hayvanların barınağı. Duş olarak kullanılan yuvarlak üstü kubbeli bölüm de avluya bakıyor. Tuvalet de bu katta. Üst katta mutfak, oturma odası, yatak odaları

Atlas Dağları, Ourika Vadisi

Hadi Yolda – Marakeş’teki üçüncü ve son günlerini Atlas Dağlarındaki Berberi köylerinde geçirmeye karar verdiler. Ourika Vadisi’ni ve bu vadiyi süsleyen köyleri gezdiler. Onların yaşamını yakından görme fırsatı buldular. Birlikte nane çaylarını içip sohbet ettiler. Kendilerine turistik eşya satmak isteyen satıcılardan ustaca kaçmayı başardılar.

Yelda: “Bugün kalabalık bir grupla yolculuk yapılacaktı. Remzi’nin en çok yapmak istediği şeydi bu; yerlilerin yaşadıkları yerleri yakından görmek. Evlerinde misafir olduk. Ortada avlu gibi küçük bir giriş, yanında hayvanların barınağı. Duş olarak kullanılan yuvarlak üstü kubbeli bölüm de avluya bakıyor. Tuvalet de bu katta. Üst katta mutfak, oturma odası, yatak odaları ve teras var. Basit bir hayatın tüm izlerine rastlayabilirsiniz. Berberi köyünden ayrılıp vadi boyunca akan nehrin bir kenarında mola verdik. Buradan bir şelaleye tırmandık. İlk başta kolay bir tırmanış gibi görünse de ilerde zorlandık. Özellikle de sudan kayganlaşan taşların üzerinden cambaz gibi geçerken bir anda Remzi görüntüden kaybolmuştu. Kayıp fotoğraf makinasının üstüne düşmüştü. Farkettiğimde iş işten geçmişti. Yardım bile edemedim. Ayağa kalktığında önce üstünü başını kontrol etti. Ardından da makinasının zarar görüp görmediğini anlamak için birkaç kare fotoğraf çekti. Herşey normal görünüyordu. Sırılsıklam ıslanmasının dışında…”

Şelaleden dönüşte gözlerine kestirdikleri bir restoranda mola verdiler. Fas’ın ünlü Tajine yemeğinin lezzetine varırken bir yanda hemen aşağıda akan nehrin güzelliğini seyre daldılar. Marakeş’in üç günlük yorgunluğunu bu cenneti andıran köşede giderdiler.

Fas’ta altı gün (7) 2

Marakeş’ten Kazablanka’ya dönüş

Kahramanlarımız bugün Kazblanka’ya geri dönecekti. Trenin hareket saati 17:00’ydi. Şoförün usta manevralarıyla 16:55’te garın önüne ulaştılar. Biletlerini alıp kapıdan geçtiklerinde tren görevlileri hareket işareti vermişti. Son anda kapıdan içeri girdiler. Tren Kazablanka’ya doğru hareket etmişti.

Yelda: “Trene yetişebilmek için şoförümüz canavar kesildi. Yol virajlıydı, bazı sollamalarda ve virajlarda kapıya sımsıkı tutunuyordum. Çılgın şoför sayesinde 17:00’daki Marakeş – Kazablanka trenine zar zor yetiştik! 140 dirheme birinci mevkiden alınan biletle kompartmana girdiğimizde derin bir nefes aldım. Trendeydik. Birinci ve ikinci mevkii kompartmanlar rahatlık açısından fark ediyor her ne kadar da kitaplarda çok fark etmediği yazılsa da. Birinci mevkii daha geniş ve numaralı yani boş yer aranmıyor. Ayrıca havalandırma çok daha iyi. Özellikle sıcak havalarda dikkat edilmesi gereken bir konu. Genelde birinci mevkiyi turistler tercih ediyor.”

Fas’a veda

Fas’ta altı gün (7) 4

Altı gün süren Fas gezisi 2009 yılının son günü Kazablanka havaalanında kazasız belasız noktalandı. Geriye kameralarındaki görüntüler ve eşsiz hatıralarla birlikte unutulmaz bir macera kaldı. Fas gezisinin yıldızı Marakeş’ti. Kazablanka’nın ismindeki romantizmini kentin sokaklarında bulamamışlardı. Kaldıkları otel dışında Kazablanka için olumlu bir izlenimleri yoktu. Rabat, klasik bir başkent görüntüsündeydi. Essaouira ve Atlas dağlarında geçen zaman gezinin bir başka ayrıcalığıydı.

Fas’ta altı gün (7) 3

Yorgunluklarını havaalanında uçak beklerken daha yakından hissettiler. Paris’e üç saat sonra ulaşacaklardı. Ancak beklemedikleri bir sürpriz onları bekliyordu. Uçak özellikle bebek yolcular için ayrılmış özel bir sefer yapıyordu. Her ikisinin farklı koltuklarda oturması da bu yolculuğun bir başka sürprizi oldu. 3 saat boyunca ağlayan çocuklardan korunmak için önlemini alan Yelda iPod’unun sesisi yükseltip gözlerini kapadı. Remzi çaresiz bir şekilde ağlayan onlarca bebek gürültüsüyle başbaşaydı. Kitap okumaya çalıştıysa da bunu başaramadı. Üçlü sıranın ortasındaki koltuğunda saatine bakarak bu korkunç yolculuğun sona ermesi için dakikaları saymaya başladı.

Fas’a gideceklere öneriler:

  • Kazablanka’nın tarihi kent merkezini görün ama fazla zaman harcamayın
  • Kazablanka’daki Hasan II Camii
  • Marakeş’in sokaklarında gece yürüyüşleri
  • Marakeş’te Old Medina’da bir Riyad’da kalmak
  • Essaouira’da en az 2 gün kalmak
  • Atlas dağlarını yakından görmek
  • Berberi köylerine ziyaret
  • 4 gün – 3 gece çöl turlarına katılmak
Avatar photo

Remzi Gökdağ, 1968 Beşiktaş doğumlu gazeteci, yazar ve yayıncıdır. İstanbul Üniversitesi İletişim Fakültesi’nden 1992 yılında mezun olmuş, gazetecilik kariyerine 1989 yılında Cumhuriyet Gazetesi’nde muhabir olarak başlamıştır. İstanbul konulu haberleriyle çeşitli gazetecilik ödülleri kazanmış, özellikle Park Otel’in mühürlenmesine ve kaçak katlarının yıkılmasına dair haberleriyle tanınmıştır. İzlenim, gezi, inceleme türündeki yazıları çeşitli gazete ve dergilerde yayınlanmıştır. 1998 yılında Amerika Birleşik Devletleri’ne yerleşen Remzi Gökdağ, Kaliforniya’nın ilk Türkçe gazetesi USA Turkish Times’ın kuruluşunda yer almıştır. Yazarlık kariyerinde, “Başka Şehirler”, “Sevgili İstanbul”, “Amerikan Medyasında 11 Eylül” ve “Park Otel Olayı” gibi eserleriyle tanınmaktadır. “Başka Şehirler” adlı gezi, anı, tarih türündeki kitabı 2019 yılında yayınlanmıştır. Bu kitapta, 22 yıl boyunca üç kıtada beş farklı kentte yaşayarak ve yüzlercesine seyahat ederek edindiği deneyimleri paylaşmaktadır.

Başka Şehirler - Remzi Gökdağ
Başka Şehirler - Remzi Gökdağ
Sevgili İstanbul - Remzi Gökdağ
Sevgili İstanbul - Remzi Gökdağ
Önceki Yazı

Geniş, boş, sıcak; Namibya

Sonraki Yazı

Fas’ta altı gün (6)

OKUMA ÖNERİSİ