Benim gözümle Tayland

Mel Melahat Ozsimsek – Uzakdoguyu ulkerinden birini kisada olsa ( 19 gun) kesfetmenin keyfini yasayip geldim, Bu kez rotam kis mevsimi olmayan sadece yagisli ve yagissiz iki mevsimli Budist , krallarini saygiyla seven geleneklerine bagli iyimser insanlariyla Tayland idi. Bangkok a varis 32 C sicaklik  ile  nemin bunaltan havasini solumayla basladi. havaalaninda sicak hissettiren kiyafetleri bir an once uzerimden  atma telasiyla merkezdeki gezgin turistlerin  ilk solukladiklari semt  olan Kao San  a gidebilmek icin otobus ararken icimde gezinin ilk  heyecani  ile hani  cocuksu sevindirikliler gibi yuppi iste bambaska biryerdeyim diyerek zip zip  ziplama hissiyle bir kikirdama gecmedi degil. Bangkokta 3 gun

Mel Melahat Ozsimsek – Uzakdoguyu ulkerinden birini kisada olsa ( 19 gun) kesfetmenin keyfini yasayip geldim, Bu kez rotam kis mevsimi olmayan sadece yagisli ve yagissiz iki mevsimli Budist , krallarini saygiyla seven geleneklerine bagli iyimser insanlariyla Tayland idi. Bangkok a varis 32 C sicaklik  ile  nemin bunaltan havasini solumayla basladi.

havaalaninda sicak hissettiren kiyafetleri bir an once uzerimden  atma telasiyla merkezdeki gezgin turistlerin  ilk solukladiklari semt  olan Kao San  a gidebilmek icin otobus ararken icimde gezinin ilk  heyecani  ile hani  cocuksu sevindirikliler gibi yuppi iste bambaska biryerdeyim diyerek zip zip  ziplama hissiyle bir kikirdama gecmedi degil.

Bangkokta 3 gun boyunca Wat – budist tapinaklar ,bangkok sarayi, cicek pazari, nehir pazarlari, derken gun boyunca  bu kalabalikta o nemli sicakta yorulmak bilmedim. Insanin ruhuna birseyler iyi gelirse beden yorulsa bile ruhun taskinligiyla  ayaklar goturur yeni yerlere, devam der dimi.  sehirde gorecek yerleri secerken gezilerin insanin ufkunu nasil buyuttugunu ne iyi geldigini dusunerek sokakta satilan o tadi damagimda kalan guzelim tropikal meyvelerden alarak yururken -degisik tatlari tatmanin  bile tadina doyum yok -hissi hic gitmedi.

Bangkok’ta konakladigim yer dunyanin farkli yerlerinden gelenlerle doluydu  tam bir dunya ulkeleri gezgin merkezi bu insanlarla konustugunuzda ya aylardir bu ulke ve yakinindaki komsu ulkeleri geziyorlar yada aylarca gezeceklerdi ,

Bu yuzden renk tip kiyafet  kisilik dil kultur  farkliliklariyla bu gezgin  insanlar birde Tayland in cesitli insan tipiyle  ve zengin yemek meyve tapinak kiyafet  bitki renkleriyle karisinca tam oturulup  saatlerce seyredilinecek buyuk  renga renk bir ekran gibi oluyor.

Taylandilar  minik insanlar, genelde disiler guzel erkekler cirkin! desem yalan olmaz, Erkeklerin guzel ve genc olanlarida baska bir cinse donusmus, budistliklerinden midir nedir taylandilalar cok  hosgorululer.  Hayat bu hizli sehirde bile yavas ve sakin gibi

Bir buddanin onunde diz cokup cicek sunarak dua okuyarak dinlerini uygularken ki sukunetleri de oldukca terapili  ve huzurlu gorunuyor.

Turkiye de genelde bangkok deyince herkesin aklina beyoglunun arka sokaklari veya laleli gibi yerler geliyor batak yerler yani, aksine ben boyle yerleri gormedim hemde gorecek o kadar daha iyi yerler varken, ne isiniz var kardesim oralarda demekten kendimi alamiyom. Neyse ne isleri oldugunu biliyor ve yorum yapmamam gerektigini sezerek bu konuyu kapatiyom,

Hayat bu sehirde gezenler icin  o kadar kolay gorunuyorki yemek yemek icin bir yer aramana gerek yok bir yerden bir yere gitmek icin hemen bir tut tuk  cagirmak el kaldirmakla yetiyor=3 tekerlekli acik taksiler= gerci her zaman pazarlik yapmak gerekiyor bu tuk tukcukarla  Bu turistik semtte sokaklar seyyar yemekciler meyveciler icecekciler tonlarca internet cafeler,ucuz  telefon gorusmesi  yapilan  ofisler,  seyahat kolayligi saglayan tonlarca acenta, bolca ucuz giyecek hatta gezginlerin biraktiklari ikinci el tezgahlari  hersey hersey var,,   kalabalik varsa bunlarin hepsi var.Her seyin rengi kokusu havada birbirine karisiyor.  uzak dogu baharat ve yemeklerini sevmeyenlere uzulurum cunku bu tur geziler onlara hicde guzel gelmeyebilir,  yazik cunku cesit ve tatlar cok fazla ve  guzel, Aci yemekleri bizimkilerden cok daha aci bunu da ogrendim!!

hele o et balik urunleriyle dolu izgara  ve cin makarnasiyla bir iki dakikada pisirilen sebze yemekleri satan seyyarlarinin ( genelde bayan) pisirdiklerinin kokusunu alinca yememek icten bile  degil. Zaten ben etrafta turist gibi (gibisi mi var turisttim ya!) yururken birinci seyyardan izgara tavuk veya kalamar alip yiyerek yururken bir ikinci menu icin baska bir tezgahtan yeni bir sey derken yolda saga solu izleyerek ilerledikcede bir meyva tezgahindan kesilip hazirlanmis meyvayla tam menuyu yolda herkes gibi alarak yiyerek tadina vardim.

Hicde hasta falan olmadim eger bizim ulkemizde ilik ateste beklemis 2 gunluk doneri kokoreci  yeme cesaretimiz varsa, herseyi yeriz! bagisikligimiz var.

Kuzeydeki Chaing Mai sehri ve yakinlarindaki toplam 10 degisik irktan yakin yuzyilda cin, burma, laos tibet gibi yerlerden gelme daglarda  kirsal alnlardaki etnik grublarin yasadigi koyler en cok gorulmeye deger yerler, Bu insanlarin giyimleri renkleri kulturleri  inanislari ve dilleri farkli taylandlilar bile anlamiyor onlari. Ozgun mu ozgun.

Bangkoktaki kalabalik kaostan sonra Chaing Mai cok daha geleneksel  yapida kolay gezilinebilen ,bir kasaba havasinda bir yer.Sehir merkezinin  etrafi dort taraftan kanalla cevrili ve bu eski merkezde tonlarca budist tapinaklar. etnik cesitliliginden dolayi rengarenk insan manzaralariyla daha renkliydi.

Cahing Mai ya gelebilmek icin  Bangkoktan  benim gibi sirt cantali  gezgin dolu bir gece otobusuyle yolculuk yaptim.

Oraya gelmeden oncede ulkenin geleneksel buyuk cicek festivalinin olmasini ogrenmek benim buyuk bir sansliligimdi. Trekking donusu burayi gormeye gittigimde koca panayir havasindaki bu festival Buyuk bir tapinagin parkindaydi, Alan ulkenin her tarafindan bu festivali gormeye gelenlerle doluydu internasyonel bolumde turk bahcesini de gormek supriz oldu hemde Aydin isleme yazi tarzinda  izmir isimli kayik da vardi.

Cahing Mai da Ilk gun sehre 1 saat uzaklikta olan 2 degisik irkin bulundugu koylere anlastigim guleryuzlu esprili taksiciyle fiat anlasmasi sonrasi yola cikma ile ve gunun sonunda elimde inanilmaz bir insan goruntusu secenegiyle dolu fotograflarla donus oldu.  Hele bu etnik grublardan birindeki bir gelenek se akillara sigmaz birsey kiz cocuklari 7 ,8 yaslarindan baslayarak boyunlarina taktiklari halkalarla yillarca bunlari boyunda tasiyip ve bu halkalari yas ilerledikce artirip boyunlarini inanilmaz derecede uzatiyorlar ayni halkalardan ki oldukca tasimasi agir,  diz kapak altina da takiyorlar inanislarina gore bir guzellik zarafetmis   ne kadar uzun boyun varsa  o kadar zerafet !  Baska bir inanis ise eskiden ormandan gelen kaplanlar tarafindan boyunlarindan yakalanip goturulmesin diye, bir inanis da eski batil bir hikayeden bir janavardan korunma amaciyla diye soyleniyor, Ve bunu hic cikarmiyorlar kimilerinde 8 kg varan bir agirliktaki tasma gibi. Sanirim zaten cikarirlarsada boyunlardaki kas ve kemik gucsuzdur kolayca incitebilirler hem o kadar uzun boyun uzerindeki kafayi nasil dengede tutarlar bu da ayri mesele,

Bu koylerde hissettiklerim ise karmasik, cok dogal hayatlari geleneksel kiyafet korumaciliklari,  cok farkli gelenekleri, guzellikleri, koylerdeki basit ama cok sirin olan bambu yaprak kuru ot ahsap karisimi barinak evleri havanin nemi  ve sicakligiyla yetisen onca tropikal bitkilerle donanmis yemyesil cevre, sulak celtik tarlalariyla hayatin orada yasayan doga ile nasilda dengeli olmasini gormekdi. Gerci bu durum gecmis yillara gore degismis gibi olsada kendi ulkemdeki cabuk ama abuk sabuk degisim ile kiyasladigimda kultur renklerinin korunmasindaki onemi bir daha ozumsedim ve gipta ettim, zaten ben de bunlari gormek icin taa oralara gitmedim mi, iste burada bir konuya parmak basmak isterim ki bu benim gibi bircogumuzu ilgilendiren bir konu, onemli olan oz ve dogal olani, saf olan kulturel yapiyi hayatimiza giren yeniliklerle harmanlayip koruyabilmek sirf yenilikli yasama ayak uydurmak icin attigimiz eskiyi yenisiyle doldurdugumuz hayatin yillar sonra hicde daha iyi olmadigini daha da zor ve karmasiklastigini yalnizlastigini bilmem fark ettinizmi?

Bu bolgede ertesi gunu icin cikacagim  2 saat jeep yolculugu sonrasi Doi Inthanun tabiat parkindaki 3 gunluk Orman ve etnik koy yuruyusum  seyatimin en guzel parcasiydi. Kaldigim pansiyondan 12 kisilik hepsi benden genc olan ekip ve 2 rehberimizle baslayan yuruyusde neler mi vardi  bir saat fil yuruyusu, nemli ve sik ormanda SIKI bir yuruyus nehirlerde yuzus selalerde mola,  nehirde bambu sallarda bata cika gule oynaya yaptigimiz rafting, gelip gecilen bir iki  sirin koy etnik yemekleri,,,,, ve sonrasi konaklanacak o guzelim nehir kenarindaki kamp atesli  koylu  aileye konuk oldugumuz bir gecelik bambu kamp evimiz, iki tarafi acik ahsap zemini olan koca bir odadan ibaret ve herkese ayrilmis yanyana sira ile konan birer yastik ve battaniye iste otelimiz!!  Hazirlanan yemegi ates basinda izledim bolca sebze ve biraz tavuk pilav , elektrik yok mum isiginda kamp atesinde onceden aldigimiz yoresel rum lari yudumlarken grubtaki ingiliz gencler bir iskambil oyunu tuttururken ben ve 3 fransiz bir meksikali ile  atesin basinda rehberle olan sohbet !!

ikinci gunu ,gectimiz arazilerden birinde celtik harmanlama zamaniydi topluca harman yapan Akha Irki insanlari bizim dogu  dag koyleri halki tipinde ve yasamda ayni basit ama zor. Birde ben onlardan aldigim yoresel bluzu giymistim ki hemen sempati gosteriyorlar, bir iletisim bahaneside oluyor aslinda.

o gun bir koydeki evde kaldik bu kez disarda akan bir dusumuz vardi, o gece rehber Pot un ormanda yakaladigi orman faresini bende o gece ziyarete gelen koylulerle oturup ates basinda bu yaratigin tadina bakmak istedigimi soyleyince ikram ettiler tadi ise  tipki bildircin gibi zaten hayvanin yedigi besinde orman meyvalari bence  bir tavugun  yediginden daha temiz. benden cesaret alan grubun komik minik adami meksikali da yedi, ki ona adini unutup durdugum icin amigo diyordum.

Bu yuruyuste yedigim muz yapragina sarilmis oglen yemeginden tutunda Rehber Pot un oglen yemegi icin hepimize 10 dakikada yaptigi mukemmel cin cubuklari, yuzdugum dereler, selamladigim koyluler ormanin nemli havasi hic alkimdan gitmeyecek herkese o taraflara gittiginizde yapmaniz gereken bir gezi oldugunu icten tavsiye ederim.

Guney adalarina gitmek icin  ta ulkenin kuzey bolumu Chaing mai dan gece otobus yolculugu ve ertesi gunu bangkoka varis gunduz vakit olururken biraz alisveris ve  2 saat sokakta oturup 20dk yagan yagmuru seyrederken ordurup boncuklattigim sacimla gunu tuketip fazla olan esyalarimi buyuk cantami ve kuzeyden aldigim alisveris paketlerimi ki bunlarda el yapimi ve boyamali Semsiyeler kizlara ivir zivir  vs ayirip emanete birakip minik bir sirt cantasiyla  tekrar ayni gun bir gece otobusuyle adalardan sectigim dogu kiyisi adasi Kopanyang hani su unlu  ay partilerinin yapildigi adaya gitme yolculugu, Sabah  otobusten sonra anakaradan teknede 3 saatlik yolculuk ,  bir turk ciftle sohbet ,onlarda 3 ay 4 ulke gezeceklerdi  baska bir adada indiler ben teknedeyken pansiyon pazarlayan birinden ki bunlar cok ,  en sakin koydaki hut  bambu bungalovlari tercih ettim ve bizi pik up arkasinda oraya goturduklerinde secimimin yanlis olmadigini gormek harikaydi. minik bir ozel koy ve ahsap bambu bungalovlar. Kalanlarda  bizim lodge  misali sohbeti hos kisiler, yemekler guzel.2 gun o adayi bastan sona kiraladigim jeeple gezdim Burada yagmur mevsimiydi buna ragmen pek yagmur gormedim ve sicakti ada turizm haricinde hindistan cevizi yetistirme ve balikcilikla geciniyor, hindistan cevizleri ise birkac kurus istedigin kadar topla kimse sesini cikartmaz o kadar cok ki ada bu agaclarla dolu.Butun sahil ve koylari gezerken o unlu ay partisinin yapildigi yerinde  sadece yapilan parti isminden ote bir sey olmadigini ondan  daha guzel koylari gordum.

Kho Sok Tabiat Parki

Bu adadan cikis yine tekne ve otobus ile bati anakara kiyilarindaki Kholak diye 25 km uzanan sahile geldigimde hayal kirikligi yasadim kiyi tsunamide en cok zarar goren yerlerden ve sahilde lux oteller hani su bizim belek misali paket turizme hitap edilen bir yermis,   hic hosuma gitmedi ve acaip bir  yeni insaa etme calismasiyla doluydu o yuzden oraya varir varmaz karar alip anakarada cok gec saat olmadan 2 saat mesafedeki Tabiat parkina gitmek icin yolda 1 saat gibi otobus beklemek oldu, O aksam hava kararmadan anayolda indigim bu parka  bir km kadar yururken nemin ve sivri sineklerin gazabina ugradim baktigim ikinci yerdeki Bungalowlara attim kendimi ilk is sinek ilaciyla kendimi yikamam oldu, Ertesi gunu tabiat parkina giris biletimi ve haritami alip 12km yuruyusus yaptim  park cok buyuk ve yuzlerce endemik agac bitki ve hayvanla giben denen maymun cinsini gordum, ve en onemlisi yuzlerce renkli kelebeklerle yurudum buarsi bir kelebek cenneti ,  yuruyus patikasi isaretlenmis zaman  zaman nehir boyunca yuruyorsunuz ve tabi cup yuzebiliyorsunuzda, Bu Park verilen bilgiye gore Guney amerika yagmur ormanlarindan daha eski ve genis bitki ortulu zaten hayatimda bu kadar koca bambu cesidini  burada gordum, Birde dunyanin en buyuk cicegi burada aciyor maalesef  bunu gorme sansi Mart ayinda imis. Cicegin orta bolumunun capi 10cm  kirmizi turuncumcu yapraklari benim karisimla iki karisi asiyor bunu maket yapilan cicekde olctum, Adi da Raffiesia Kerrti meijer genel kultur olsun belkin  bulmacada ise yarar!!

Bu bolgede yasam birkac yore insaninni islettigi konaklama yerleriyle ibaret buna ragmen 4 inetrnet cafee camasir yikama servisi bir iki tur yapan ofis 4, 5 restaurant ve bar kucuk  olmakla beraber sabah sisi yesilligi sessizligi ve cok az ve oz olan 5 , 10 konaklama yeriyle tam dinlenilecek bir yer cok nem ve sicak var ama  nehirde yuzme sansinizda, .Ertesi gunumu tam bir dinlenme gunu yaparak nehir kenarinda yuzerek guneslenerek balik tutan koyluyu izleyerek ve bolca cicek fotosu cekerek gecirdim

yakin civardaki golu gormeye vaktim olmadi ancak kendime soz verdim kizlarimida araya goturucegim nehirde  rafting yapip  o golde yuzen bambu odalarda kalacagiz

Buradan bangkok a dondum Bir gun bangkok kuzeyindeki altin tapinaklar sehri olan Ayutaya gittim bir gun alisverisle derken donus biletime bakma vakti geldi, ve eve donus.

Mel Melahat Ozsimsek

Başka Şehirler - Remzi Gökdağ
Başka Şehirler - Remzi Gökdağ
Sevgili İstanbul - Remzi Gökdağ
Sevgili İstanbul - Remzi Gökdağ
Önceki Yazı

Selanik ve Atina gezisi

Sonraki Yazı

Şarap tadında bir yolculuk

OKUMA ÖNERİSİ