Amerika’ya ilk yolculuğun hikayesi

Dünyanın hala sırrını koruyan gizemlerinden biri de Amerika kıtasına ilk insanın nasıl geçtiğidir. Bu konuda pek çok teori ortaya atıldı.

Dünyanın hala sırrını koruyan gizemlerinden biri de Amerika kıtasına ilk insanın nasıl geçtiğidir. Bu konuda pek çok teori ortaya atıldı. Kabul gören varsayıma göre Kuzey Amerika’ya ilk gelenler, son buzul çağının sonunda deniz seviyelerinin düştüğü Asya ve Kuzey Amerika’yı birbirine bağlayan Bering Kara Köprüsü’nden geçmişti. Ancak son bulgular bu teoriyi tartışılır hale getiriyor.

Amerika’daki en eski arkeolojik alan Idaho’da keşfedilen 15.000 yıllık kalıntılar, insanların Amerika kıtasına denizden geldiğine dair teorileri destekliyor.

Yeni bulgulara göre insanlar ilk kez yaklaşık 15.000 yıl önce Kuzey Amerika’ya yerleşmiş, kuzeydoğu Asya’dan gelen teknelerle yola çıkmış ve Pasifik Kıyısı boyunca seyahat etmiş olabilir. Bu, bölgedeki yerleşimin en eski kanıtı.

Kuzey Amerika’ya ilk yerleşimcilerin nasıl geldiğine dair gizem, ateşli bir tartışma konusu. Yıllardır en baskın teori, Kuzey Amerika’ya ilk gelenlerin, son buzul çağının sonunda deniz seviyelerinin düştüğü Asya ve Kuzey Amerika’yı birbirine bağlayan Bering Kara Köprüsü’nden geçtikleri yönündeydi. Teoriye göre insanlar buradan, yaklaşık 14.800 yıl önce Kuzey Amerika’ya açılan buzsuz bir koridoru takip etmişlerdi.

Ancak artan kanıtlar, ilk yerleşimcilerin büyük avların peşinden düz, çimenli bir ovadan geçmediklerini, aksine teknelerle Pasifik Sahili’ne doğru yola çıktığını gösteriyor.

Araştırmanın baş yazarı Loren Davis, bu eski göçün gezegendeki son büyük hareketlerden biri olduğunu söylüyor.

Cooper’s Ferry’deki kazılar, 15.000-16.000 yıl öncesine ait eserler ortaya çıkardı. Bu tarih, insanların ilk defa Amerikalara geldiği düşünülen tarihten oldukça önce.

Davis ve ekibi, bu engin, eski göçün resmini yeniden oluşturmak için, Rock Creek ve batı Idaho’daki alt Somon Nehri’nin birleştiği noktada bulunan Cooper’s Ferry arkeolojik alanında bulunan antik kalıntıları analiz etti.

Cooper’s Ferry sitesi ilk olarak 1960’larda kazılmıştı. Ondan önce, Niimíipuu kabilesi tarafından Davis’e anlatılan sözlü tarihe göre bir zamanlar Nipéhe adında eski bir köy vardı.

2009 ve 2018 yılları arasında Davis ve ekibi geldi ve zeminde iki büyük açma açtı – bunlardan biri bu çalışmanın odağını oluşturdu. Sadece 7 metreye 13 metreye kadar uzanan bu çukurda, erken kalıntılar ve eserler keşfettiler.

Ekip, 27 taş alet ve taş alet yapım sürecinde ortaya çıkan 161 adet yonga parçası da dahil olmak üzere 189 eser ortaya çıkardı. Bu aletler, daha önce tüm Batı ABD’de bulunan saplı uç parçalarını içeriyordu.

Davis, soyu tükenmiş bir atın kemik parçalarını da bulduklarını söylüyor. Hayvan kemiği parçalarının çevresinde çok sayıda taş alet keşfedildi. Biraz uzakta, bir ocağa benzeyen bir şey buldular. “Bu bulguların bir atı kesen, sonra muhtemelen yemek pişirip yiyen birini temsil ettiğini düşünüyoruz.”
Idaho bölgesindeki 6 santimetrelik bir alet, bulunan en eskilerden biri.

Bu, Kuzey Amerika’daki soyu tükenmiş hayvanlarla etkileşime giren insanların en eski radyokarbon tarihli kanıtları olabilir. Biyolojik numunelerdeki radyoaktif karbonun yaşını belirlemek için analiz eden bir yöntem olan radyokarbon tarihlemesi sayesinde, ocaktaki biyolojik numunelerin yaşıyla, at kemiklerinin yaşının benzer olduğunu bulundu.

Bu kömür ve kemik örneklerinden çıkan radyokarbon, insanların bölgeyi uzun süre iskan ettiğini, ancak en eski biyolojik örneklerin 16.560 – 15.280 yaşları arasında olduğunu ortaya koydu.

Uzun zamandır, Amerikaların ilk yerleşimcilerinin 13.000 yıl kadar önce gelen “Clovis” insanları olduğu düşünülüyordu. Ancak daha sonra Kuzey ve Güney Amerika’daki çeşitli bölgelerdeki kazılarda, 14.000 – 19.000 yıl öncesine dayanan insan yerleşimine dair kalıntılar bulunan Şili’deki Monte Verde gibi Clovis kültürünü önceden kuran yerleşimlerin kanıtları ortaya çıkarıldı.

Bu yeni sonuçlar, insanların Idaho’da yaklaşık 16.000 yıl önce yaşadıklarını gösteriyor – bu, Batı ABD’de buzsuz bir koridorun açılmasından bin yıl öncesine denk geliyor.

“Yani, buzsuz koridor hipotezini reddettiğimizi söyleyebilirsiniz. Bulgular, insanların bunun yerine Pasifik Kıyısı’na indiği fikrine büyük destek veriyor.”

Bu çalışma, Yerli Amerikalıların orta enlemdeki Kuzey Amerika’ya geldikleri yol olarak Pasifik sahili için daha fazla destek sağlıyor.

Araştırmacılar, Cooper’s Ferry’deki mızraklar gibi buldukları bazı aletlerin, benzer bir zamanda kuzey Japonya’da bulunanlara çok benzer olduğunu öne sürüyor. Yani bir hipoteze göre, Kuzey Japonya’dan gelen insanların kültürel olarak genişlemesi söz konusu olabilir.

Colorado Üniversitesinde Arktik ve Alp Araştırmaları’nda çalışan ancak araştırmaya dahil olmayan John Hoffecker, “Fakat hem genetik hem de diş antropolojisi, açıkça Yerli Amerikalıların kuzey Japonya’dan gelmediğini gösteriyor.” diyor.

arkeolojikhaber.com

Başka Şehirler - Remzi Gökdağ
Başka Şehirler - Remzi Gökdağ
Sevgili İstanbul - Remzi Gökdağ
Sevgili İstanbul - Remzi Gökdağ

OKUMA ÖNERİSİ